Herkese
günaydın, iyi haftalar...Yepyeni umutlarla dolu bir
hafta daha..."Biz büyüdük ve kirlendi dünya" diyor hani populer bir
şarkının sözlerinde. Peki kirlenen sadece dünya mı? Ya bizim hayallerimiz, ya
iç dünyamız?
Bir çocuk vardı eskiden.
20.00-20.30 gibi yatardı akşamları. Annesi tarafından ona göre gecenin en güzel
zamanlarında yatağa gönderilirdi. Uzanırdı yatağına. Gözleri kapalı, oturma
odasından sesler geliyor. O zamanki adıyla Türkiye 2.Lig
özetleri...Zeytinburnuspor haftayı üç puanla kapamış. İstanbulspor'da Nesim
harika bir futbol oynamış, Kocaelispor'da Faruk iki gol sıralamış...
O an oturma odasında o
maçları izleyebilmek, Faruk'un gollerini, Nesim'in savunmadaki başarısını görmek
ne büyük bir olaydı o çocuk için. En büyük hayal için o gecelerde karar çoktan
verilmişti: "Bir gün ben de büyüyeceğim ve babamla birlikte orada 2.Lig
özetlerini izleyeceğim" Ne maddi bir kaygı, ne faturalar, ne insani
hırslar, ne de hayat keşmekeşi...Tek hayal büyüyüp oturma odasında 2.Lig
özetlerini izlemek!
Oturma odasında metal pazar
sepetinden yapılan kale ve oyuncak askerlerden kurulan Askeri Futbol Lig'inde
yaptırılan maçlarda atılan goller kadar saftı her şey. Her askerin ayrı bir
adı, mevkisi, arkasında UHU ile yapıştırılmış numarası vardı. Belirli
dönemlerde transfer olurdu askerler. Her maç sonrası ligin klasörüne notlar
alınırdı. maç istatistikleri tutulurdu. Bombacı Askerin Takımı: 3, Metin'in
Takımı: 1...Goller dk 13 ve 78 Bomcacı Asker, dk 63 Alf / dk 29 Kaptan Mağara
Adamı... Ah o halıların dili olsa da bir anlatsa...
O çocuk büyüdü; yıllarca
futbol oynadı; okula gitti; üniversite bitirdi; işe girdi...En önemlisi de doya
doya 2.Lig maç özetlerini izledi. Hatta geceyarısı oynanan maçları bile canlı
izledi. Mucizevi bir geri dönüş yaşanan 2-1'lik Manchester-Bayern finalini,
Chapuisat'ın gollerini, Zidane'ın büyüleyici paslarını, El Fenomeno'nun akıl
almaz çalımlarını, Maldini'nin gençlik hallerini...Ve daha nicelerini... Fakat
hiçbir zaman askerlerle yaptığı ligdeki kadar keyif almadı hiçbirinden. Yada
hiçbir hayali gece yatağa yattığında "Büyüyüp babamın yanındaki koltukta
2.Lig maçlarını onunla birlikte izleyeceğim. Ümit İnal ne güzel gol attı dimi
baba diye soracağım" kadar büyük olmadı...
Biz büyüdük ve dünya
kirlendi. Ama dünyadan da önemlisi biz kirlendik. İçimizdeki duygular kirlendi.
Çocukluğunda Süper Baba ile büyüyen, bir dilim salça ekmeği bölüşen, top taşın
üstünde mi gitti muamması yaşanınca hak geçmesin diye penaltı atışı ile orta
yolu bulan çocuklar gün geldi trafikte birbirini bıçaklamaya, 20 Lira için adam
öldürmeye, bir bilezik için kol kesmeye, diğerinden daha yüksek maaş almak için
kuyusunu kazmaya, rakip takımı tutuyor diye satır bıçağı ile kovalamaya, terfi
almak için türlü yalanlar uydurmaya başladı. Dünya değil aslında içindekiler
kirlendi...
Şimdi gelmiş futbol kirlendi
diyoruz. Futbol kirli de biz tertemiz miyiz? Orada burada insanları dolandırmak
için "X kişisi buldum internette. Acaip adam ya. Beni hacizden kurtardı.
Bu adama üye olun size de kazandırsın" diye yazarken yada en basitinden
bahiste populer olmak için orada burada reklam yaparken, 20-30 Lira kazanacağız
diye gol kaçırdığı için futbolcuların anasına avradına düz giderken, sırf
yaptığı kurgu tutmadı diye insanlara türlü küfürler ederken "Futbol
kirlendi yahu" demeye hakkımız var mı sizce?
Sırf futbolla da alakalı
değil yazdıklarım...Hayata dair, insanlığa dair...Kendime bakıyorum ve ben daha
düne kadar yatağında gece maç özetleri izleme hayali kurarken ne ara bu kadar
hırs ile doldum diyorum. Yıllar önce halının üstünde Askerler Ligi kuran
çocuktan utanıyorum. Ne ara bu kadar sabırsız, tahammülsüz oldum diyorum.
Ailesi kendisine sünnet hediyesi olarak hesap makineli saat alan ve
"sünnetten önce takmayacaksın" dediği için tam 4 ay gidip çekmecede
saatine bakıp yerine geri koyan çocuktan utanıyorum. Sahi ne zaman vazgeçtik
biz çocuk olmaktan? Yada daha önemlisi insan olmaktan?
Tabi ki o kadar saf duygular
beslemek zor artık. O kadar temiz, o kadar naif hayaller kurmak da...Ama
çocukluğumuzun %5'ini taşıyabilsek bugüne dünya çok daha yaşanılabilir hale
gelecek eminim. Herkesin bu yeni haftada çocukluğundan bir parça bulması
dileğiyle...İyi haftalar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder